Ölüm namazında tesbihat nasıl yapılır?

Cenaze namazı, Müslümanların vefat eden bir din kardeşleri için kıldıkları farz-ı kifaye bir namazdır. Cenaze namazında diğer namazlardan farklı olarak rükû ve secde yoktur; ayakta kılınır ve dört tekbirlidir. Cenaze namazından sonra yapılan tesbihat, genellikle dua ve istiğfarla ilgilidir. Ancak, cenaze namazının kendine özgü bir tesbihat şekli yoktur; daha çok namaz sonrasında okunan dualar ve zikirler önem taşır.

Cenaze namazı dört tekbirle kılınır:

Namazdan sonra, cenaze defnedilene kadar veya daha sonra tesbihat ve dualar yapılabilir. Cenaze namazı sonrası tesbihat, genel olarak şu şekilde olabilir:

1.İstiğfar ve Dua: Cenaze namazı bittikten sonra, öncelikle vefat eden kişi için af ve mağfiret dilemek amacıyla bolca istiğfar edilir (örneğin, "Estağfirullah" denir). Ardından, ölen kişinin bağışlanması ve cennete girmesi için dua edilir. Bu dualar, Kur'an-ı Kerim'den ayetler veya Peygamber Efendimiz'in (s. a. v.) öğrettiği dualar olabilir.

2.Salavat-ı Şerife: Peygamber Efendimiz'e (s. a. v.) salavat getirilir; bu, hem sevap kazandırır hem de ölen kişinin şefaatine vesile olabilir. Örneğin, "Allahümme salli ala Muhammedin ve ala ali Muhammed" şeklinde okunabilir.

3.Tesbih Çekme: Bazı Müslümanlar, cenaze namazı sonrasında belirli sayılarda tesbih çekebilirler (örneğin, 33 defa "Sübhanallah", 33 defa "Elhamdülillah", 33 defa "Allahü Ekber" demek). Ancak, bu genel bir sünnet olup cenazeye özgü değildir; daha çok kişisel bir ibadet olarak yapılır. Cenaze bağlamında, ölenin ruhuna bağışlanması niyetiyle yapılabilir.

4.Kur'an Okuma ve Hatim: Cenaze namazından sonra, vefat eden kişi için Kur'an-ı Kerim'den sureler okunabilir veya hatim indirilebilir. Özellikle Yasin Suresi, Mülk Suresi gibi surelerin okunması tavsiye edilir. Bu, ölenin azabının hafiflemesine ve sevabının artmasına yardımcı olabilir.

5.Toplu Dua: Cenaze namazı sonrasında, cemaatle birlikte toplu dua yapılması sünnettir. İmam veya bir kişi dua eder, cemaat "amin" der. Bu duada, ölen kişinin günahlarının bağışlanması, kabir azabından korunması ve cennete girmesi için niyazda bulunulur.

- Cenaze namazı ve sonrasındaki uygulamalar, mezheplere göre küçük farklılıklar gösterebilir. Örneğin, Hanefi mezhebinde cenaze namazı sonrası belirli bir tesbihat zorunluluğu yoktur; daha çok dua ve istiğfar ön plandadır.

- Tesbihat, genellikle farz namazlardan sonra yapılan zikirler olarak bilinir, ancak cenaze namazı farz olmadığı için onun sonrasında standart bir tesbihat yoktur. Bunun yerine, ölenin ruhuna ithafen yapılan dualar ve zikirler tavsiye edilir.

- Cenaze namazı sonrası, ölenin yakınlarına taziyede bulunmak ve onları teselli etmek de önemli bir sünnettir; bu, bir nevi manevi tesbihat sayılabilir.

Sonuç olarak, cenaze namazında tesbihat, namazın kendisindeki dualar ve sonrasındaki zikirlerle gerçekleşir. Temel amaç, vefat eden Müslüman kardeşimizin affı ve cennete kavuşması için Allah'a yalvarmaktır. Bu süreçte samimiyet ve ihlas esastır; şekilciliğe kaçmadan, ölenin ruhuna fayda sağlayacak ameller yapılmalıdır.